Piyasada bazı ürünler hakkında bir çok şikayet oluşturulmuş durumda. Bunlardan bazıları: duşakabinimin rulmanı kırıldı, Kapısı durduğu yerde patladı, veya kapısı yerinden çıktı. Duşakabinimin yedek parçalarını bulamıyorum, üretici veya ithalatçı temin etmiyor. Maalesef şikayetlerin ardı arkası kesilmiyor.

İsimlerini saymama gerek yok. Şikayet sitelerine baktığınız zaman ilk sıralarda çıkmaktalar. Buralardan alınan ürünler başlangıçta fiyat ve taksit açısından uygun gelmekte ve birçok insan kalite kıyası yapmadan o ürünleri almaktalar. Tabi ki serbest piyasa, herkes dilediği ürünü satmakta serbest olduğu gibi, almakta da serbesttir. Acaba bu ürünler gerçekten ucuza mı geliyor? Cevabımız maalesef hayır. Üzülerek söylüyorum pahalıya geliyor. Başlangıçta ekonomik gibi görünüyor fakat gün ilerledikçe yukarıda bahsettiğimiz sorunlar insanları peşini bırakmıyor. Tabi ki yanlış anlaşılmasın büyük marketlerde satılan her ürün bu sınıfa girmez.

Bu konunun daha derinlerine bakınca asıl problem ülkemize ithal edilen kalite açısından sıkıntılı olan ürünler. Bu ürünleri ucuza getirip iyi karlarla satan ithalatçılar aslında ülkemize iyilik değil, kötülük yapıyorlar. Kar marjı da yüksek olduğu için etik açısından maalesef sorgulanmadan ürünün satışına devam ediliyor. Neyse ki devletimiz bu soruna el attı ve bu tip ürünlerin ithalatını zorlaştırmıştır.

Tavsiyemiz yerli üretim ve kalitesi yüksek ürünlerin tercih edilmesidir. Böylece milli servetimizi boşa harcamazken ülkemizdeki sanayi üretimini de desteklemiş oluruz. Başlangıçta ucuz gibi görünen ama daha sonra başımıza bir çok sıkıntı açan ürünlerin aslında daha pahalı olduğunu da test etmemiş oluruz. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek var mı?